getirmek Turkish - Arabic
1.
-
Turkishmeydana getirmek, oluşturmak, ortaya çıkmak
2.
-
Turkishmeydana getirmek, oluşturmak
3.
-
Arabicخَلَقَ
-
Turkishyaratmak, oluşturmak, meydana getirmek, ortaya koymak, teşekkül ettirmek, tekvin etmek
4.
-
Turkishyerine getirmek
5.
-
Arabicأَحْضَرَ, imperfect: يُحْضِرُ, يَجِيء (بِـ)
-
Turkishgetirmek
-
Turkishcheckgetirmek
6.
-
Arabicذَكَرَ
-
Turkishbahsetmek, değinmek, dile getirmek, söylemek, söz etmek, zikretmek
7.
-
Arabicneeded
-
Turkishbirleştirmek, bir araya getirmek
8.
-
Arabicأَحْضَرَ, imperfect: يُحْضِرُ, يَجِيء (بِـ)
-
Turkishgetirmek
-
Turkishcheckgetirmek
English translator: Turkish Arabic getirmek Eesti sõnaraamat Español Traductor Svenska Översättare